Ekrem İmamoğlu’nun diploma davası

Tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesi iptal edilmiş ve bununla ilgili 8 yıl 9 ah hapis istemiyle sahte diploma davası açılmıştı. Davanın ilk duruşması bugün İstanbul 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nce Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki 1 no’lu duruşma salonunda görülüyor.

KİMLER KATILDI

Duruşmayı CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, İBB Başkanvekili Nuri Aslan, Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu, babası Hasan İmamoğlu ve kardeşi Neslihan Yakupçebioğlu, CHP İstanbul Milletvekili Ali Gökçek, CHP İstanbul İl Kadın Kolları Başkanı Hatice Selli Dursun, İYİ Parti adına Hakan Şeref Olgun, İstanbul Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu, tutuklu Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in kızı Seraf Özer, İzmir Barosu, Antalya Barosu temsilcileri, Kocaeli Barosu, Uluslararası Hukuk kuruluşları takip ediyor.

ÜNİVERSİTE ARKADAŞLARI DA YALNIZ BIRAKMADI

İmamoğlu’nun üniversite arkadaşları da duruşmaya katıldı.

ALKIŞLAR VE SLOGANLARLA KARŞILANDI

Jandarma eşliğinde mahkeme salonuna getirilen İmamoğlu, alkışlarla karşılandı. İzleyici olarak salonda bulunan yurttaşlar “Hak, hukuk, adalet”, “Cumhurbaşkanı İmamoğlu”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” şeklinde sloganlar attı.

“UMARIM DİPLOMAYA SAHİP OLMAYAN ŞAHIS DA DİNLİYORDUR”

Duruşmanın başlamasının ardından, hakim iddianamenin ve suçlamaların özetini okudu. İmamoğlu ise, “Anlattığınız hiçbir şeyin benimle alakası yok sayın hakimim” yanıtını verdi. Hakim konuşmasına devam ederken İmamoğlu da araya girerek “Anlattığınız hiçbir şeyin benimle ilgisi yok ama okumanız hoşuma gidiyor. Umarım diplomaya sahip olmayan şahıs da dinliyordur” dedi.

İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Bu iddianameyi savcı yazmadı. İddianameyi, bir sonraki seçimde kendisini yeneceğimi bilen kişi yazdırdı. Davanın varlığı yüz karası bir durum. Bugün 12 Eylül, bu Türk toplumuna darbeyi hatırlatır. Ülkemizin bu tür darbelerle yüz yüze kalmamasını diliyorum ama şu an bir darbe süreci içerisindeyiz. Karar verenler, suça ortak olanlar topluma bedel ödetiyor.

Otokratların rakibini yenmek için buldukları yeni icadın Türkiye’den çıkması utançtır. Bu davaya isim bulmakta çok zorlanıyorum. Aynı şekilde kendimi savunmakta da zorlanıyorum. Diplomayı iptal etmek için; İstanbul Üniversitesi’ne geçiş yaptığım KKTC’yi bile lağvedip, KKTC diye bir yer yok bile diyebilirler. Ben bu diplomaları her yerde kullanmışım. Yüksek Seçim Kurulu’nda kullanmam gerekeceği zaman zurna zırt dedi adeta”

KOLLARINI SIVADI

Bu esnada İmamoğlu, savunması sırasında “Çok sıcak oldu, kusura bakmazsanız” diyerek ceketi çıkarıp, kollarını sıvadı.

İMAMOĞLU’NDAN, ÖZEL’E TEŞEKKÜR

İmamoğlu savunması sırasında Özgür Özel’e 19 Mart’tan bu yana gösterdiği mücadele için teşekkür etti. İmamoğlu sözlerini devamında “Devlet şefkattir. Bugünkü anlayış bizim devlet anlayışımızda yok. İnsanlar artık iyiyi aramıyor, kötülükten kaçmaya çalışıyor. Umudu iflas ettiriyorlar ama ettirmeyeceğim.’ (Kendini işaret ederek) ‘Umut burada. 86 milyon vatandaşımız aynaya baksın ve ‘Umut burada’ desin. 86 milyon bir kişiyi ezer geçer” dedi.

“EVET SEVGİ PITIRCIĞIYIM”

“Sevgi pıtırcığı’ diye benimle dalga geçiyorlar. Evet, sevgi pıtırcığıyım” diyen İmamoğlu, “12 metrekarede öyle özgürüm ki, o Saray’ında çatlasın” ifadelerini kullandı.

DURUŞMAYA ARA VERİLDİ, GAZETECİLERLE SOHBET ETİT

İmamoğlu’nun savunması ardından duruşmaya 10 dakika ara verildi. Arada İmamoğlu gazetecilerin sorularını yanıtladı.

CHP’nin İstanbul İl Başkanlığı’nın polis çemberine alınması hakkında konuşan İmamoğlu, “Başkanlıkta yaşananlar çok acı gerçekten, Türkiye’nin sandığına müdahale. Türk polisinin itibarını bu kadar düşüren bir olay yoktur. Bütün siyasi oluşumları bu işe karşı durmaya davet ediyorum. Polis bir işlem yapıyor ancak evrak veremiyor” dedi.

Üniversiteden futbol takımından arkadaşları ile konuşan İmamoğlu, “Benden önce ve benden sonra geçenlere dokunmamışlar ama bana dokunmak istemişler” ifadelerini kullandı.

Yargı bağımsızlığı hakkında konuşan İmamoğlu “Bu sadece CHP meselesi değil. Bu tüm Türkiye’nin meselesi. Bunun gideceği yer tahmin dahi edilemez. Bütün partilerin bu işte karşı durması şarttır” dedi.

Eşi Dilek İmamoğlu’na sarılmasına izin verilmeyen İmamoğlu, duygularını, “Çok özledim tabii, özlemez olur muyum” sözleriyle dile getirdi.

Hangi kitapları okuduğu sorulması üzerine üç tane Kemal Tahir kitabı bitirdiğini, şimdi de Devlet Ana’yı okuduğunu söyleyen İmamoğlu, “Puslu Kıtalar Atlası’na başladım. İnanılmaz bir kitap” dedi.

MEHMET PEHLİVAN SEGBİS İLE DURUŞMAYA KATILDI

Aradan sonra savunmasına devam eden İmamoğlu, “Yurtdışından gelen heyetlere diploma meselesini anlatamıyoruz” dedi. İmamoğlu, avukatı Mehmet Pehlivan’dan bahsederken hâkim “Duruşmaya katılması yönünde talebiniz var mı?” diye sordu. İmamoğlu savunmasına devam ederken hâkim, gerekli evrakların hazırlanması yönünde talimat verdi.

Çorlu Cezaevi’nde bulunan Pehlivan, saat 14.57’de duruşmaya SEGBİS’le bağlandı. Sorgu aşaması tamamlanırken, daha sonra İmamoğlu’nun tutuklu avukatı Mehmet Pehlivan söz aldı.

“TUTSAK EDİLMİŞ BİR AVUKAT OLARAK BURADA BULUNUYORUM”

Pehlivan, “Şu an hukuk tarihinde bir ilk yaşıyoruz. Üzerimde cübbem olmadan, müvekkilimle bir kez bile görüştürülmeden, bağlanıp avukatlık yapıyorum. Tutsak edilmiş bir avukat olarak burada bulunuyorum” ifadelerini kullandı.

Bir sonraki celsede duruşmaya getirilmeyi talep eden Pehlivan, “Bu şartlarda savunma yapmayı siz uygun görüyor musunuz?” diyerek savunmayı fiziki olarak mahkemeye getirildiğinde yapacağını söyledi.

“SAVCI, GÜCÜNÜN YETTİĞİ HER YERE YAZMIŞ”

Pehlivan’ın bağlanmasının ardından İmamoğlu’nun avukatlarından Tora Pekin söz aldı. Pekin, şu ifadeleri kullandı:

“İmamoğlu’nun bu dosyada sunduğu tek bir husus var. İmamoğlu yatay geçişten haberi yoktu deniyor. Asıl sunulan husus bu. İddianamede bu okula broşür ile girdi gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Orada Northern Cyprus yerine Akdeniz Üniversitesi yazıldı diye iddianame kurulmaya çalışılıyor. Bundan ibaret değil savcının yaptığı. Ben dosyada suçlamayı bu kadar kanıtlamaya çalışılan bir dosya görmedim. Savcı gücünün yettiği her yere yazı yazmış. Böyle bir savcılık olabilir mi? Leyh ve aleyhte delil toplanması yönünden kabul etmek mümkün değil. Dünyanın en taraflı mahkemesine çıksanız bile böyle durumlarla karşılaşmazsınız. Savcılık iddianameye İmamoğlu ile ilgisi olamayan sayısız kısım yazmış. Devlet kurumundan gelen bir belge olunca bir bakayım dedim. Orada bile bizimle ilgili olmayan belgelere yer verilmiş”

“BÖYLE BİR İDDİANAMEYİ ANLAYABİLMEK MÜMKÜN DEĞİL”

İmamoğlu’nun diğer avukatı Fikret İlkiz de şunları kaydetti:

“Savcılık hiç kimsenin anlayamayacağı şekilde bir iddianame yazmış. İddianamelerin nasıl yazılacağını biz avukatlar olarak size gösteririz. Eğer bir noktada adalete ihtiyacınız olursa onu da sağlarız. Bir avukatı cezaevine koydunuz. Bunu bilerek yaptınız. Sayın mahkeme görüşümüze bile ihtiyaç duymadan ‘bağlayın’ dedi kararını verdi.

Böyle bir iddianameyi anlayabilmek mümkün değil. Ek-1, Ek-2 diye giden bir iddianame olamaz. Mehmet Pehlivan önümüzdeki duruşma buraya gelecek. İmamoğlu’nun yanında oturacak. Etrafından jandarma oturacak. İşte sizin yarattığınız sistem de bu aslında.

Ayrıntılar geliyor…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir